Taş yerinde ağırdır
Laboratuvarda üretilen ile doğal pırlanta fiyatları arasında büyük bir uçurum var. Yapay olanlara ilgi son zamanlarda giderek artıyor, mücevher satıcıları sentetik elması sektörün bir kurtarıcısı olarak görüyor
Ucundan kıyısından da olsa televizyonda futbol maçlarını takip ediyorsanız mutlaka bir pırlanta reklamına maruz kalmışsınızdır. Maçın bitiş düdüğüyle beraber saniyesinde ekrana gelen o reklamlar olmadan olmaz! Bunun sebebi basit; pırlanta piyasası büyük ölçüde erkeklere satış yapmak üzere şekillenmiştir. Öyle ya, evlenmenin olmazsa olmazı, en önemli simgesidir tek taş pırlanta yüzük. Pırlantayı bu kadar değerli kılan özelliklerin arasında arzın kısıtlı oluşu, madenden rafa uzun ve zahmetli bir yolculuk yapması yer alır. Ancak teknoloji o kadar gelişti ki insan eliyle elmas üretebilmek mümkün. Yapay, bir başka deyişle sentetik elmaslara olan ilgi de son zamanlarda artıyor.
Teknik olarak aynı
Elmas aslında sadece karbon atomlarının oluşturduğu bir molekül. Elmasın çok güçlü, kırılmaz ve parlak yapıda olmasının sebebi karbon atomlarının aralarındaki bağ ve konumlanmalarıdır. Sadece karbondan oluşan tek bir diğer molekül grafittir, ancak grafitteki atomların konumu birbirlerinden uzak olduğu için elmasın tam tersi olarak grafit oldukça yumuşak bir materyaldir. Büyük ısı ve basınç uygulandığında grafitten elmas elde etmek mümkündür; işte sentetik elmas da aslında karbon atomlarının birbirlerine sıkı bir şekilde bağlanmalarını sağlayarak elde edilir. Ddoğada bir madenden çıkarılmış elmas ile sentetik olarak üretilmiş elmasın arasında hiçbir fark yoktur! Kimyasal yapıları tamamen aynıdır. Ancak doğalı ile sentetiğinin fiyatları arasında büyük bir uçurum var.
Sentetiğe ilgi artıyor
Aslında bütün mesele bir ürünün otantik olup olmaması. Dünya artık giderek yapay, sanal, kurgulanmış bir hayat yaşamaya alışıyor. Sosyal medyada bile kurgu olduğu çok belli olan videolar milyonlarca kişi tarafından izleniyor. Yediğimiz gıdaların çoğu doğanın bize katkısız olarak sunduğu nimetlerden ziyade birer ziraat mühendisliği harikaları. Artık insanlar astronomik paralar karşılığında doğal elmas almak yerine sentetik elmas almayı tercih etmeye başladılar. Laboratuvarda elmas üretimi yapan Brilliant Earth firması 2022 verilerine göre yüzde 15’in üstünde bir satış artışı sağladı. 2024’te insan eliyle üretilen elmas piyasasının 18 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
Elmas mı pırlanta mı?
Elmas ile pırlanta hep karıştırılır. Elmas işlenmemiş, doğadaki hâliyle çıkan taştır, pırlanta ise kuyum görmüş, son ürün hâline getirilmiş elmasa denir. Sentetik elmas sadece pırlanta yüzüklerde değil, kolye, küpe, bilezik gibi diğer ürünlerde de kullanılıyor. Hatta popülerleşmesindeki etkenlerden biri de doğal pırlantaya bir tamamlayıcı ürün olarak kullanılması. Evlilik yüzüğü çok özel bir anlam taşıyor ve doğal taş gerekiyor diye düşünen pek çok insan, misal küpe alırken doğallığa bu kadar çok önem vermeyebiliyor. r. Ekonomi 101’de ilk öğretilen konuların arasında arz-talep dengesi yer alır. De Beers gibi âdeta bir tekel konumundaki şirketler, piyasadaki elmas arzını devamlı manipüle ederler. Nadir bulunan her şey gibi elmasın da fiyatı yükselmiş olur. Esasen elması çekici yapan tarafı da elde edilmesi kolay olmayan, nadir bulunan, herkesin alamayacağı bir şey olması değil midir?
Evlilik teklifinde neden tek taş?
“Elmas sonsuzluktur” sloganı ilk 1947’de Frances Greety tarafından çıkarılmıştı. De Beers tabiricaizse bunun üstüne atladı. Eskiden mücevhere verilen para boşa gitmiş olarak düşünülürdü. Fakat elmasın doğadaki en güçlü, en dayanıklı materyal olmasını, dâhiyane bir pazarlama tekniğiyle sonsuz, hiç tükenmeyecek bir aşk ile bağdaştırdılar. Pırlanta yüzük evliliğin evrensel bir simgesi hâline geldi. 1947 öncesinde ABD’deki gelinlerin sadece yüzde 10’u pırlanta yüzük alırken, 10 yıl içinde bu oran yüzde 80’e çıktı.
Sektörün kurtarıcısı
Pandemide büyük canlılık gösteren elmas piyasası, son bir iki senedir epey sıkıntıda. Evden çıkmayan, herhangi bir etkinliğe para harcamayan insanlar, normalde yapmayacakları pahalı alışverişler yapmaya başlamışlardı. Tabii pandemi sonrası hayat normale dönünce eski alışkanlıklarına geri döndüler. Özellikle pandemide özlemini çektikleri konser ve tatil gibi planlara öncelik verdiler. Üstüne savaşlar ve küresel çapta yüksek enflasyon da eklenince elmaslara olan ilgi sert bir düşüş gösterdi. Mücevher satıcıları sentetik elması bu yüzden sektörün bir kurtarıcısı olarak görüyorlar.